Skip to main content

Canpolatlar -Kilis'ten Lübnan'a-(4)

[color=#3300FF]
Şerefxan'ın verdiği bilgilere Canpolat arkasından „ 70'den fazla çocuk“ bıraktı. Canpolat'ın ölümünden sonra 7 oğlu bölge de ve Osmanlı devletinin nezdinde önemli roller oynadılar. Bunlar Cafer Bey, Habib Bey, Omer Bey, Abdullah Bey, Gazanfer Bey, Zeynel Bey, Haydar Bey Hıdır Bey ve Hüseyin Beylerdir..

CAFER BEY CANPOLAT

Canpolat Canpolat'ın ölümünden sonra oğlu Cafer Canpolat Kilis'te babasının yerine geçiyor ve 4 yıl boyunca bölgeyi yönetiyor.. Cafer Canpolat, Ferhad ve Mustafa Paşalarla beraber önemli bir rol Tebriz'in fethinde oynuyor. Cafer Canpolat'ın güçleri, Tebriz'de Pers ordusunun komutanlarından Ali Paşa ve Tokman paşasının kuşatmalarını kanlı çarpışmalar neticesinden yarabiliyor.(Hammer, Y. Histoire de l'Empir Ottoman, 3.cilt, sayfa 150-151) Bu kuşatma yaklaşık olarak 10 ay sürüyor, kırktan fazla çatışma oluyor. Sonuçta 10 bin Dürzi Kürdü Cafer Canpolat ve Ferhad Paşa'nın imdadına yetişerek onları kurtarıyor. Bu güçler Pers ordusunu darmadağan ediyorlar ve Tebriz üzerine denetimlerini kuruyorlar. Bir kaç ay sonra Tebriz'de büyük bir isyan baş gösteriyor. Cafer Canpolat “ çevre bölgelerdeki Kürdlerin yardımıyla isyanı bastırabiliyor“.(Selim, age, s. 47)
Cafer Canpolat ve Ferhad Paşa 1588 yılında Pers ordularıyla savaşarak Karabağ ve Gence bölgelerinide ele geçiriyorlar. Şah Abbas ile Osmanlı Sultanı arasında 21 Mart 1590 yılında yapılan bir antlaşma neticesinde , Tebriz, Karabağ, Gence, Şirwan, Kürdistan, Azerbeycan ve Loristan gibi bölgeler Osmanlılara bırakılıyor.

Cafer Canpolat Osmanlı Sultanı tarafından Tebriz'e vali olarak atanıyor. Tam o sıralarda Sultan ile Ferhad Paşa arasında yaşanan bazı sorunlardan dolayı Ferhad Paşa istifa ediyor ve yerine Mir Alim Yusuf getiriliyor..
Bu arada Yeniçeriler “maaşları düşürüldüğünden dolayı“ !!!!! ayaklanarak Ferhad Paşa'yi öldürüyorlar. Silah arkadaşının ölümü üzerine Cafer Canpolat 35 Yeniçeri'yi idama gönderiyor. Bu olay karşısında Yeniçeriler isyan ediyor ve Cafer Canpolat'ın sarayını kuşatmaya alıyorlar. Bazı kaynaklara gore bu kuşatma da 10 ay sürüyor.. Daha sonra Canpolat'ın dindaşları olan Dürziler ve Kürdler onun yardımına gelerek kuşatmayı kırıyorlar.(Hammer, age, s. 48) Daha sonra Cafer Canpolat, Yeniçerilere yönelik bir davetiye veriyor ve bu esnada onlara karşı komplo kurarak 1800 cıvarında Yeniçeri'yi öldürtüyor..(Selim, age, s.48)
Daha sonra Osmanlı Sultanı Cafer Canpolat'ı Romanya ve Macaristan savaşlarına gönderiyor.. Cafer Canpolat birlikleri Erlau savaşında büyük bir kayip veriyor. Cafer Canpolat'ın komutasında bulunan birlikler 2000 cıvarında asker ve 43 top kayıp ediyor. Osmanlı Sultanı Cafer Canpolat'I görevden alıyor.. Böylelikle Canpolat siyasal ve askeri faaliyetlerden elini çekerek Macaristan'a yerleşiyor. (Hammer, age, 3.cilt, s. 294-295)
Daha sonra Cafer Canpolat, Karacadağ'da attan düşerek!!! Yaşama veda ediyor.*

Cafer Canpolat'ın ölümünden sonra kardeşi Habib Canpolat zorla babasından kalan bazı mal ve mülklere el koyuyor, babasının hapishanesinde yatan mahkumları serbest bırakarak kendisine askeri bir güç oluşturuyor. Habib Canpolat İstanbul'a Sultan'ın divanına giderek kardeşlerinden davacı oluyor.. Yine Şerefxan'ın anlatımlarına gore Canpolat Canpolat, büyük oğlu olanı Habib'i evlatlıktan atmış ve miras hakkından mahrum etmişti. Habib İstanbul'a giderken Sokulu Mehmed Paşa, Sultan'a “ Habib Bey'I babası sağlığında hükümdarlık görevinden ve miras hakkından mahrum bırakmıştır; istediklerinde hiç bir hakkı yoktur“ diyor..(Şerefxan, age, s 255) Sultan Kilis Hükümdarlığını Hüseyin Canpolat'a, Selimiye sancağınıda Habib'e veriyor. İki kardeş arasındaki iktidar kavgası uzun yıllar devam ediyor.. İstanbul'daki Vezirlerin, büyük din adamlarının ve bölgedeki Osmanlı Paşalarının değişmelerine bağlı olarak Kilis Hükümdarlığı sürekli iki kardeş arasında el değiştiriyor. Habib Canpolat'ın ölümünden sonra tüm bölge Hüseyin Canpolat'a kalıyor.
Şerefxan bu iki kardeş arasındaki kavgayi şöyle toparlıyor:

“Halkın rahatı için dünyayı iki hisseye böldük,
Ben yeryüzünü aldım, o da yerin içini“ diyerek noktalıyor.

HÜSEYİN CANPOLAT

Şerefxan'ın anlatımlarına gore Canpolat Canpolat ölmeden once iktidarını 5.oğlu olan Hüseyin Canpolat'a vermek istiyormuş.(Şerefxan, age, s 256) O, var olan oğullarının içinde Hüseyin'i daha çok tercih ediyormuş. Habib Canpolat'ın ölümünden sonra, Sultan Trablus Sancağını da Hüseyin Canpolat'a veriyor. Sultan, Hüseyin Canpolat'ına “Mirêmiran“ ünvanını veriyor ve “Hüseyin Paşa“ lakabıyla anılması konusunda Padişahlık emirnamesini çıkarıyor.(Şerefxan, age, s.257)
Hüseyin Canpolat uzun yıllar bölgedeki Kürdlerin Miri olarak çatışmalardan uzak bir şekilde bölgeyi idare etti..
Bu arada Şeyhülislam Hoca Sadeddin Efendi'ye bağlı(Selim yeğeni olduğunu söylüyor) Kamize adlı bir Arap ileri geleni Saraya topladığı aşar vergilerini İstanbul'a götürüyormuş.. Kamize ve beraberindeki karwan Canpolat'ın hakimeyetinde olan geniş alanda yolda saldırıya uğruyor. Saldırı esnasında korumalar dahil herkes öldürülüyor ve aşar vergilerinin gelirleri talan ediliyor. O sıralarda Hüseyin Canpolat'da İstanbul'dan Trablusşam'a hareket etmişti.. Canpolat'ın düşmanları onu Osmanlı Sultanı'na ihbar ediyor ve bu talan olayını ona mal ediyorlar. Osmanlı Sultanı emir ile Hüseyin Canpolat tutuklanıyor ve Haleb zindanı atılıyor.. Canpolat bir kaç yıl zindanda kaldıktan sonra serbest bırakılıyor.(1597) Şerefxan'ın Şerefname'nin yazımını bitirip ilk Farsça baskısını yaptığı 1597 yılında Hüseyin Canpolat'ın hiç resmi bir görevi yok.. Şerefxan, Hüseyin Canpolat geleceği için şöyle diyor: “ Fakat feleğin kendisine gülümsemesi ve şansın yeniden kendisine yar olması kuvvetle umulur. Çünkü kendisi aslında son derece ağır başlı, zeki, alicenap ve dahi bir gençtir“(Şerefxan, age, s. 258)

Aslında Şerefxan'ın Hüseyin Canpolat hakkında söylediği bu son sözler, aynı zamanda Canpolatlar hakkındaki söz sözleridir. Çünkü Şerefname'nin yazımı tamamlanmıştır..

Hüseyin Canpolat, Halep zindanından çıkarıldıktan sonra Osmanlı Sultanı tarafından “Halep Valiliğine“ atanıyor.

Fakat sonuçta Hüseyin Canpolat'ın Osmanlı devleti ile ilişkileri büyük oranda bozulmuştur. Hüseyin Canpolat 1598 yılında Pers ülkesine karşı yapılan sefere katılmayi reddettiğinden dolayı Osmanlılar tarafından Van'da öldürülüyor.

Hüseyin Canpolat'ın ölüm haberi ailesine ulaştığı andan itibaren, yeğeni Ali Paşa Canpolat amcasının intikamını almak amacıyla Osmanlı devletine karşı büyük bir ayaklanmayi başlatıyor.

Devam edecek..

* Aslında “Karacatag“(Selim), “Karacatag“(Şerefxan) ve “Karacadağ“ meselesinde bir sorun var. Selim bu “Karacatag“ın Macaristan'da olduğunu yazıyor ve bu savını Şerefxan'a dayandırıyor. Sayın Mehmed Emin Bozarslan'ın yaptığı Şerefname tercumesinde ise “Diyarbekir cıvarındaki Karacadağ'dan attan düşüp öldüğü“ söyleniyor. Şerefname'nin aslını kontrol etmek gerekiyor, fakat şimdilik buna imkanım yok.
[/color]

Add new comment

The content of this field is kept private and will not be shown publicly.

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.