[img]http://serbesti.net/AlaKurdistane.gif[/img] Selamlar saygilar Alan Lezan hoca, Bence o belgeselleri (1.bolum ve 2.bolum) kopuk filmler yerine butun olarak izlemekte fayda var. Filimlerin iceriginin butunlugu ve anlasilirli acisinda daha gelistirici ve tartismaci olacagina inaniyorum.. Alt yazilarini o sitenin kendisinde "subtitles here" linkinde bulmak mumkun. Asil benim deginmek istedigim konus sudur: Abdullah Ocalan ve surekasinin arkasina gizlenip yeni bir bulus ve filozofiymis gibi Kurd Ulusuna yutturmaya calistigi bu kaynaklardir. Bu filozofi ve kaynaklarin ana temasinda devlet yoktur, lider yoktur, hic bir eski onyargi, degeryargisi, inanc ve normlar yoktur. Abdullah Ocalan ve surekasinin sahtekarca bu filozofinin arkasina siginarak turk devletine itirazlarinin olmadigi, sahtekarligi irdelenmelidir. Boylesine bir utopyanin arkasina siginarak turk devletinin varliginin tescili, en azindan etik acisindan utanmazlik ve sahtekarliktir. Benim onerim eger Kurdistanli yurdseverler "demokratik cumhuriyet" "orta-dogu konfederalizmi" gibi ucube sahtekarliklari irdelemek ve bilince cikarmak istiyor, ve ayni zamanda Abdullah Ocalan ve surekasinin kullandigi bu argumanlarin arkasindaki sahte gizlenmis maskeleri dusurmek istiyorlasa bu belgeselleri cok titiz ve iyi incelemeleri gerekiyor. Ben sahsen yapiyorum bunu ve cok ciddi bir sekilde bu konu uzerine arastirmami surduruyorum. Kaynaklarin hepsini inceledikten sonra sahtekarlara yonelik bir yazi dizisi hazirlamayi dusunuyorum. Yapilmasi gereken bu ciddi konuda ciddi bir arastirma ve ogrenme seferberligi ile, ortaligi toz-dumana bogan "sinozit" "kil savaslari" "enseye tokat" hezeyanlarini tartisilmasi yerine, Abdullah Ocalan ve surekasinin dayandigi temel noktalarin anlasilir ve ozusenir bir dille halkimiza yurdseverlere atarilmasidir diye dusunuyorum. Boyle yapilirsa bana gore tum olumsuz dalasma, hakaret ve kufurlesmelerinde onune gecilmis olur. Bu vesile ile calismalarinizda ustun basarilar diler selam ve saygilarimi sizin sahsinizda butun Kurdistanli yurdseverlere iletirim... Ihsan KINIK 12.02.2009 *not: bu belgesel kaynaklarda gosteriyorki imrali sakini abdullah ocalanin internet baglantisi vardir. Cunku bu belge ve argumanlar abudullah ocalanin ileri surdugu argumanlarla ortusuyor. Kendisi surekli marxizmin leninizmin omrunu yitirdigini ve kapitalizmi besleyen kaynaklar oldugunu vurgulamisti. isin ilginc tarafi bu belgesellerin yapimcilari ve savunuculari taaaa 1960larin urunudurler, yani abdullah ocalan gibi gozlerini turk ucaginda eve yolculukta acip marxizmin islevini yitirdigini soyleyen bucurukler degil. Bu konuda onlar yani "zeitgeist" ciler en azindan tarihsel bir surec olarak varliklarini surdurmus ve kanitlamislardir. Alan Lezan hocaya daha onceki yazimda da belirttigim gibi, bu "zeitgeist" ciler en azindan elleri kendi yoldaslarinin kaninda yok, en azindan kendi merkez komite-politburo uyelerini devletin ajanlari olarak suclayip ortadan kaldirmamis ve ardindan herhangi bir devleti savunmamislardirr.En azindan bu konuda saygiyi hak ediyorlar bu "zeitgeist"ciler. Yoksa filozofileri acisinda mutlak dogruyu temsil ettiklerinden dolayi degil.