Ana içeriğe atla

TARIHE HESAP VEREBILECEK MIYIZ…!

Önce, bütün detaylarina kadar gözden gecirilmis planli bir saldiri, günlerce Semdinli, Yüksekova ve Hakkaride psikolojik yönü agir basan bir saldiri baslatilar, sonra havadan F 16`larla havadan tatbikat gerceklestirdiler. Simdi ise cevik kuvvetleri Kurdistan`in merkezi ve Dogu, Güney ve Bati Kurdistan arasinda hayati stratejik öneme sahip yerlere serpistirdiler. Sömürgeci Türk devleti bizlerin ve bütün Dünya`nin gözleri önünde 2 hafta boyunca Hakkari, Semdinli ve Yüksekova`da Kürt halkini katliamdan gecirdi. Türk kamuoyundan dayanisma beklemek, yapilan katliamlara karsi bir set olmalarini hayal etmek bile, Kurdistan halkinin üzerindeki zülmü katlestirmekten baska bir anlam ifade etmiyor. Hakkari, Semdinli ve Yüksekova Eisberg`in sadece görünen cok cuzi bir ucudur. Türk devleti 2 hafta boyunca sürdürdügü katliam ve psikolojik savas aylarca önce alt yapisi olusturuldu. Bu herkes tarafindan bilinen bir olguydu, T.C`nin katliam yapacagi acikti. Kürt halkina provakasyonlara gelmeyin, Failler Adalet önüne cikartilmali, 2.Susurluk, Jitem...vs hesap vermeli cagrilari, T.C`nin plan ve politikalarini anlamamaktir. Sömürgeci Türk devletinin Isgalci Mahkemelerinden adalet beklemek, Sömürgeci Türk devletinin Kurdistandaki kurum ve kuruluslarini mesru görmek ve bir anlamda da T.C`nin Kurdistani isgal ve ilhakini tasdik etmektir.  Isvicre-Türkiye Dünya sampiyonasi Futbol elemelerinde yapilan cirkinlikler kinanirken, sanki sözbirligi edilmiscesine günlerce, Türk devleti kendi sözde vatandaslarina karsi giristigi katliamlar karsisinda tek laf edilmedi. Uluslararasi kamuoyu ve devletler yasanilanlari görmezlikten gelindi. Demokrasi, insan haklari havarisi Avrupa, üye adayi olan bir devletin yaptigi katliamlar karsisinda suskunluga bürünmesi düsündürücü olmakla birlikte, Türkiyenin Kürt ve Kurdistan politikasini simdilik onaylamis görünmektedir. Avrupa devletleri, AB`ye üye olacak Turkiye`nin tam üye olmadan Kürt ve Kurdistan sorununu şu veya bu şekilde cözme politikalarina onay verdiginin resmi belgesidir. Bir noktada, devletlerin, insan haklari demokrasi politikalari, cikarlarla orantili oldugu ve ekonomik-siyasal, politik cikarlarin, insan haklari, demokrasi, özgürlükler...vs konularda politiklarini sekillendirdigi bilinmektedir. Iliskilerdeki belirleyici temel nokta da gücle orantili bir durumdur. Insan haklari, demokrasi, özgürlük denilen evrensel degerler, dostluklar yok cikarlar vardir. Türk devletlerinin 2 hafta boyuna olasi kitle mücadelesini önleme, yada Ortadogudaki son denge degisimlerine karsi hazirlikli olma amacli yaptigi kitlesel katliamlara karsi sessiz olan biz Kürtlerin tavri ne ile aciklanabilinir. Bir kac haber bir kac makale, iste Kürt politik dünyasinin gösterdigi tepkinin kisa bir özetti. Yürüttügümüz politikalar ki buna politika denilirse, Türk devletinin suc ortagi olma politikalariyla eş anlamlidir. Kendi sorunlarin sahip cikamayanlarin, baska gücler tarafindan ciddiye alinip muhatap kabul edilmesi mümkün degildir. Güc olamayanlarin birakin uluslararasi arenada muhatap alinmasi, kendi halki icerinde de ciddiye alinmasi mümkün degildir.  Herkesin öncellikle bagimsizlikci ve federasyoncu politik gücler olmak üzere, herkesin sapkasini önüne koyup ciddi bir sekilde yeniden düsünmesinin zamanidir. Gerek icte ve gerekse uluslararasi alanda Kurdistan ulusal mücadelesinin lehine güclü rüzgarlarin esttigi bir dönemde, sömürgeci Türk devletinin göstere göstere 2 hafta boyunca Semdinli, Yüksekova ve Hakkaride katliam tatbikatlari yapmasi, icinde bulundugumuz durumun bir özet raporudur. Oysa, Güney Kurdistan devriminin, Kuzey Kurdistani güclü bir sekilde etkiledigi bir dönemde, Kuzey Kurdistan halkinin icinde bulundugu aclik, yoksulluk, sürgün, yakma ve talanlarin olanca hizi ile sürdügü bir sürecte, yeniden örgütlenme ve mücadeleyi bir üst boyutlara tasima da altin degerinde firsatlar sunmaktadir. Örgütlü bir ekip calismasi ile Kurdistan ulusal mücadelesini yeniden ateslemenin ilk kivilcimlarini cakmak mümkündür. Kurdistan politik arenasinin göremedigi en önemli konusu ise Kürt ve Kurdistan sorunun bir daha dünya gündeminden düsmeyecek sekilde uluslararasilasmasidir. Dünya ölceginde stratejik dengelerdeki degisim, ittifaklar özelliklede Ortadogu, Kafkasya,Turki Cumhuriyetlerinin Petrol uluslararasi pazarlara tasinmasi..vs konular Kurdistan realitesi gözününe alinmadan Kürtler dikkate alinmadan yapilamaz. Kürt ve Kurdistan sorunu bir Filistin sorunu degildir, Kurdistan sorunu Filistin sorununu kat be kat asacak ve dünya dengelerini degistirecek büyüklükte bir stratejik sorundur. T.C devleti Kurdistan realitesi ve bu realitenin Türkiye ve Dünya dengelerinde yapacagi etkileri en iyi hisseden ülkelerden biri oldugundan dolayi Avrupa devletlerinin büyük devletlerinin de destegini alarak Kuzey Kurdistani bertaraf etme planlarini yasama gecirmektedir. Kürt politik arenesinin basini kumdan cikarip gercekleri görme ve bu gerceklere denk düsecekMücadele tarzini ortaya koymak zorundadir. Kürt ve Kurdistan ulusal mücadelesi karsindaki tavir ve durusumuz, tarihinde hesap soramayacagi kadar utanc vercidir.  

Yeni Yorum yaz

Bu alanın içeriği gizlenecek, genel görünümde yer almayacaktır.

Düz metin

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.