Ana içeriğe atla

Gezi Parkı-Taksim ve Bir Maskenin Düşmesi

Kürt halkı yine ‘’ işbirlikçilik ‘’ suçlaması ile karşı karşıya. Gezi parkı eylemlerinin başlaması ile Kürt aydınları arasında ‘’eyleme katıl(ma)ma, eyleme destek ver(me)me tartışmaları hayli ilginç çekici bir durumdu. Kurdistan’ da bunca yıl yaşanılan ağır tahribat ve katliamlar karşısında ‘’ yanlız’’ bırakılan Kurdistan halkının Gezi parkı eylemlerine ihtiyatlı yaklaşımını masaya yatırmak, panik –şaşkın bir şekilde yolunu şaşıran kişi-kişilerin tutumuna benziyor.

Coğrafyamız hiç kimesinin Kurdistan halkının tutum ve davrınışını sorgulama-yargılama hakkı yoktur. Yüzyıllardır, bu coğrafya da zülme- sömürüye-baskıya karşı direnişin sembolü olan Kurdistan halkının tutum ve davranışını sorgulama hakkını sorgulamak adı, kimliği ne olursa olsun; hele Türk halkının hiç te haddı değildir.

Bunları bir yana bırakıyorum....

Hadi diyelim ki, Türkiye de gelişen mücadele, devrimci güçlerin kontrolünde, direniş bütün alanlara yayılmış, bu durum da Kürt halkı ve zorunlu göç ve sürgünlerle Türkiye metrepollerine zorunda kalmış Kürtler, kendi değer ve sembolleri ile ‘’Türk kardeşleri ‘’ ile alanlar da omuz omuza mücadele edebilir mi? Kürt devrimci güçleri alanlara Kurdistan bayrağı ve Seyid Rıza-Şeyh Said,-Leyla Qasim-Abdulrahman Qasımlo’ nun resimleri ve Kurdistan’ a bağımsızlık-işgale son pankartları ile ‘’ Türk kardeşleri’’ ile omuz omuza iktidara karşı mücadele edebilir mi?

Türk cephesinin yukardaki soruya açık, samimi net bir yanıt vermesi gerekir!

Suçlamak basit: işlenilen suçları örtmek, baskı ve töhmet aldında bırakmak Türk cephesinde köklü bir gelenektir. Hedef saptırmada-niyette iyi olmayınca, bu tür basit suçlamaların yapılması da kolay. Kürt cephesinde hatırı sayılır bir kesimin bu tür suçlamalarla karşılaşmamak için, utangaç ve mahcup bir şekilde, koşar adımlarla, Türkiyeciliğe koşmalarının sırrı bu psikolojik saldırılardan kaynaklanıyor.

Kurdistan cephesinde bu psiklojik sorun aşılmadığında, eşit temel de bir birliğin ve kardeşliğin olması da mümkün değildir.

Özellikle İttihak-ı Terraki ile başlayan ve Türk devrimci hareketi ile başlayan; gericilik- emperyalist işbirlikçiliği suçlamaları, Gezi parkı eylemleri ile şimdi farkı boyutlara taşınmak isteniliyor. Kurdistan halkı ulusal bağımsızlık mücadelesinde dün emperyalizmin bu gün de AKP-Sunii cephenin işbirlikçisiymiş!

Bilinç altına yerleşen-yerleştirilen, ideolojik bağnazlıkla mücadele etmenin yolu; utangaç ve mahcup politikalar değil, radikal ve şok kararların, ezber bozan söylemlerin realitenin; red ve inkar ortadan kaldırılıncaya kadar, yüzlerine vurulması gerekir.

Kemalizm - TKP geleneği ve Osmanlı-AKP geleneğinin, Türk cephesine egemen olduğu sürece, Kürtlerin’’ Kardeşlik-Barış’’ dilencisi yaptırılmasının kaybedeni sömürge Kurdistan kazananı Sömürgeci Türkiye olacaktır. Kürtlerin ulusal bağımsızlık mücadelesinde ‘’ yanlızlaşması-izole’’ olması mücadelesini zorlaştıracak ama doğru yola-özüne dönecektir. Bu, uzak Kurdistanı yakınlaştıracak, aldatma ve sahte kardeşliğin maskesini düşürecektir.

Bu açıdan; Gezi Parkı-Taksim hareketi bir maskenin, iki yüzlülük maskesinin düşürülme hareketi olarak tarihe geçecek. Bir kaç iyi niyetli insanın tavri, hiç bir şeyi değiştirmeyecek, bir kaç iyi niyetli insanın serzenişleri, Kürt insanın düşüncesini; utangaçlığa, mahcupluğa dönüştürmemelidir.

Onlar, katledilen, sürgüne gönderilen, tecavüze uğratılan onbinlerce Kürt insanın sessesiz destekleyicileridirler.

Barış-kardeşlik olmayacak mı ?

Ne zaman ki onlar, barış ve kardeşliğin birer militanları olarak, Kurdistan halkına yöneltilen silahlara karşı, Kurdistan halkı için kalkan olduklarında; Barış ve Kardeşlik olacaktır. Kürt' ler kendi ulusal sembol ve bayrakları ile alanlara indiğinde, saygı duyulduğu gün; Barış ve Kardeşlik olacaktır.

04-06-2013

Rojhat Badikî

Not: Resimdeki Pankartın yorumunu siz sevgili okulara bırakıyorum.

Saygılarımla.

Merhaba Yazini ilgiyle okudum. çok haklisin. Bir seyi gözardi etmemeni dilerim: 1. Bu direnisi yapan, yapanlar solcular degil. Yani senin tanigin, marjinallesmis solcular degil. Bunu yapanlar hic bir parti ve gruba ayit olmayanlar. Onlarin kürtlere bakis acisi PKK'ya bakis acis, ki bu kürt halina bakis degil. 2. Direnenlerin icinde, ön saflarda binlerce kürt oldugunu unutmamak. Sosyal mediyada dinladiginizde, okudugunuzda sivesinden kimin ne oldugu acik. Bu insanlari inkar etmemek lazim, ki Apo simdi o mesur göbek kivirmasiyla (Sirri'da öyle) bu insanlara sesleniyor. Tesekkürler ve dostca selamlar Aliser aek

Yeni Yorum yaz

Bu alanın içeriği gizlenecek, genel görünümde yer almayacaktır.

Düz metin

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.