Ana içeriğe atla
Submitted by Rêvebir_D on 29 April 2011

Kürd kızı Letya 17 yaşında gerillaya katılır ve gerillanın stratejik değişim nedeniyle gerilladan ayrılır doğum yeri olan Frankfurt’a geri gelir ve illegalitede yaşamak zorunda kalır.

Letya gizli geldiği Frankfurt’tan Berlin’e trenle yolculuğu sırasında genç bir Alman ile tanışır ve onun vasıtasıyla biri Alman diğeri Japon olan iki kadının birlikte yaşadığı ortak konutta taşınır ve bu iki kadın vasıtasıyla yeni bir hayata adım atar. Bu iki kadınla olan sıcak arkadaşlığı ve onların çevresiyle girdiği ilişkiler içinde fena şekilde etkilenir ve bambaşka bir insan olur.

Roman, hem bir Kürd kadınının çıplak ve çarpıcı yaşamını ve aynı zamanda Batı toplumu içerisinde göçmen kadınların entegrasyonda çektikleri zorlukları hem de muhteşem Kürdistan Sorunu’nu konu ediniyor.

Kadın toplumun duygularını, düşüncelerini, anlayışlarını, kültürünü, ahlakını, bilincini yansıtan öznelerden biridir ve bir toplumu çözümleyebilmenin önemli boyutlarından biri de o toplumun kadınına bakmak o toplumun kadınını ele almak gerekir. Belki de bu nedenle Alan Lezan bu ilk romanında bize Kürd kadınını, Kürdistan Sorunu’nu soluksuz bir yazın, ustaca bir kurgu ve heyecan dolu inanılmaz sürükleyici bir dil ile sunmuştur.

Kitabın PDF-Formatını indirmek için tıklayınız:Letya-eBook

Kitabı kağıt kitap olarak satın almak için: http://alanlezan.com/

  "Özgür olarak katıldığı partiden özgür olarak ayrılamıyordu, bu durum onu korkunç geriyor; „İhanetle" suçlanmak duygusu içini kemirip duruyordu. Partiden ayrılanlar „hayin" diye vurulması, onu hepten ürkütüyordu. Oysa partinin özgürlük için savaştığını düşünerek katılmıştı. Özgürlük için savaşan bir partiye özgür iradeleriyle katılanlar aynı özgür iradeleriyle ayrılamıyorlardı! Korkunç bir durumdu, kabul edilmesi mümkün değildi. Letya son kararını verdi: „İsterse beni yakalayıp öldürsünler," dedi kendi kendine ve ardından kendine ait eşyalarını sırt çantasına yerleştirdikten sonra nöbet tuttuğu mağaradan dışarıya çıktı." Sevgili Alan Lezan, beynine, yuregine, goznuruna sagliklar dilerken, "isterlerse beni yakalayip oldursunler" deyip; pilini-pirtini toplayip, inanarak gonul vererek katildiklari mucadele mevzilerini (artik kurd kurdistan gerçekligine ters ve dusman konuma dusen organizasyonlari) terk eden guzel kurdistan çocuklarinin çogalmasi dileklerimi temennilerimi dile getirmek istiyorum... Çalismani henuz tam okumaya baslamadim..(tipki Kurdo romani gibi.. inan ki zamanim yok) Ama okuyacagim, her ne pahasina olursa olsun, once kurdo ve sonra senin çalismani okuyacagim.. Kurdo romaninin kapagini ilk actigimda ve oylesine bir goz gezdirdigimde baktim ki 45. sayfadayim.. senin çalismani da ayni sekilde bir goz atayim dedim (elimdeki video çalismasini yarida birakarak) bir baktim ki oylesine derin dusuncelere dalmisim ki, biraktim... biraktim çunku boyle giderse bir suru seyi birbirine karistiracagim ve bana hic bir faydasi olmayacak.. once elimdeki çalismayi bitirmem lazim..ki saglikli bir sekilde bu senin ve hasan h. yildirim - W. Sebrí Aríf'in çalismalarinizi okuyayim.. Çalismalarinda ustun basari ve sanada saglikli huzurlu uzun bir yasam dileklerimi-temennilerimi sunmak istiyorum.. kardesin kurdekí bénav

Yeni Yorum yaz

Düz metin

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.