İsa benim söylediğim [i]"PKK eğitimini anlamanın tek yolu vardır,o da PKK'li olmak ve eğitimlerinden geçmektir[/i]" derken, içeriğini ve insanda yaratığı sonuçlarını değil, bizzat o eğitimin günlük ve varoluşsal olarak yaşayan insanların üzerindeki organik etkisini kastettim. Sosyal bilimin deney ve gözlemleri olan tahmini, empati...düşünsel metodu ile o psikolojiyi ve ruhsal devinimi herhalde bizzat birebir hiçbir zaman kavrayamaz. Yıllın 365 günü her akşam üstü kalkıp, 'önderlik' çizgisindeki spektrumun derecesini [b]'tekmil'[/b] adındaki eleştiri ve özeleştiri olayının atmosferini anlamak için, uzaktan sosyal bilimcinin bunu bazı bilimsel modelleri ile algılayacağını, hissedeceğini pek sanmıyorum. Hemde bir haftalık misafirlik ve özel hazırlanmış ortam ve kişilerle. Daha önce bu konu hakkında bir yazım vardı, onu buraya aktarıyorum; [i]“Amerikalı bir gazeteci zenciler üzerine bir makale yazmaya çalışır. Ama başaramaz ve bunu itiraf eder. Metodu da fena değildi ; Zenciler mahallesinde bir süre yaşar ama yine bir zencinin durumunu anlamayacağını kavrar, sonra yüzünü siyaha boyayıp ırkçı-radikal beyazların içinde dolaşır ama yine bir zencinin durumunu tam olarak anlamadığını, nesnel olmadığını kavrar. Çünkü sonuçta kendisi beyazdı, bilinçaltında bunu yaşıyordu çok zor bir durumda beyaz olduğunu ve bu beyaz derinin avantajlarından yararlanacağını biliyordu. Yani, bir şey [b]bizzat olmak[/b] vardır bir de [b]gibi olma[/b] vardır. Her birey, toplumu, sınıfı... vb. ancak kendi durumunda olanlar anlar ve hisseder. Ötesi empatidir. Varsayımdır. “[/i] Son olarak, ormanı yakma konusunda, O kastettiğin anlamda tabiiki yakmam hatta yakana da izin vermem. Bugün Öcalan o ormanı babasının malı gibi kullanıyor, doğum gününde bile iki insanı tanrılara adak olarak tütsedi. O derece yani, ama senin sesini duymadık, babasının malıymış gibi kullanan Öcalana dair bir yazın yok. TC'yi eleştirme konusunda ise, benim yazılarım Kürd halkı üzerinde hegemonya kuranların hepsıne gönderme yapıyor.