Ana içeriğe atla

Ne Yapmalı ve Yeni Dönemin Tehlikeleri....!

Son dönemlerde Kurdistan ve Türkiye kamouyunda sürdürülen tartışma ve yeni arayışlara bakıldığında, eski dönemin, tıkandığı, çözümsüzlük ve kaos içinde yuvarlandığı, bu durumun Sömürgeci Türk devletine yaradığı, Kurdistan ulusal davasının sürekli hırpalandığı, tökezlendiği umut vermeyen, derin açmazlara yelken açtığı, bir dönemi yaşıyoruz.

Sürec ve süreçte rol alan-rol üstlenen aktörlerin, yaptığı açıklamalar, vermek istedikleri mesajlar, mercek altına altında, ne yazık ki-danışıklı –şikeli bir ‘’döğüş’’ ile karşıkarşıya olduğumuz, Kurdistan toplumunda yaratılan derin travmaların, tedavisi mümkün olmayan ‘’ Kürtlüğümüzü’’ bile kabullenilmeyecek, bulanık bir ortam yaratılıyor. Bu ortam ve koşullarda, tartışma ortamına girmek, sürecin ve aktörlerin ‘’ enstrümanların’’ değişmesini beklemek, Sömürgeci Türk devletinin istediği ortam da budur.

Sömürgeci Türk devletinin istediği, Kurdistan ulusal davasını, batağa çekmek ve bu ortamda, bu ortamla sınırlı bir tartışma ortamını yaratmak. Kurdistan ulusal davasının aktörleri, batakta, çırpındıkça, dava batağa gömülecek, dava batağa gömüldükçe, TC’ nin Kurdistan’ da sömürü ve asimilasyonu, Kurdistan’ın geneline yaymak ve Kurdistan sınırlarını minimize etmek, uluslararası koşullar uygunsa, toptan yutmaktır.

Sömürgeci Türk devleti başbakanın yaptığı açıklamalarından, Selahattin Demirtaş ve Öcalan’ın son açıklamlarına bakıldığında, ulusal davanın çekilmek istenilen bataklığın nasıl örüldüğü açık bir şekilde görülecektır.

O halde ne yapmalıyız?

Çok basit görülebilir ama çözüm yolu da buradan geçiyor yani; bataklığa doğru giden yoldan ayrılmak, kendi yolunu döşemek ve kendi tartışma ortamını-gündemini oluşturmak. Kurdistan ulusal davasının nasıl başarıya ulaşacağı, Kurdistan davasının ‘’ Türkiyelilik’’ ortamının dışında ve ondan bağımsız olarak örgüt-partinin nasıl inşaa edileceği üzerine, kendi gündemini oluşturmaktır. Uluslararası gelişmelerin, ulusal davaya yansımaları, Güney Kurdıstan ‘’ yarı-resmi devlet’’ statüsünde ve Güney Batı Kurdıstan’ın da uluslararası alanda meşruluk kazanması, Kuzey Kurdistan’a ulusal ve uluslararası alanda önemli avantajlar sunmaktadır.

Kurdistan sorununu, Türkiye eksenli tartışmak, Kurdistan ulusal sorununu, Türkiye’nin çağdaşlama-demokrasi sorunu ekseninde tartışmak, peşinen ve tartışmasız olarak, Türk devletinin Kurdistan’daki egemenliğine onay vermek, bağımsızlığa giden yola ‘’takoz’’ koymaktır.

Hiç şüphesiz Kurdistan halkının onyıllar süren mücadelesi, kendi eksenin meşru alanlar oluşturmuş olup mücadeleye yeni kanallar, yeni perspektifler sunmuştur. Dijital-Teknolojik devrim, sosyal iletişim kanalları, basın-yayın, demokratik kitle örgütleri ve dönemin koşullarını iyi okuyabilen yeni kuşak, ulusal mücadeleye yeni bir ivme-dinamizm kazandırmıştır. Bu koşullar, TC’ nin Kurdistan’ da ‘’ fütursuzca’’ hareket etmesine önlemesine rağmen; Kurdistani politik yapilanmalarin, yenilenememeleri, dönemin en büyük özelliği olan, ‘’topraklarında özgür ve bağımsız yaşama ‘’sürecini okuyamamaları ve Türkiyecilik ‘’ keramet’’ aramaları ile ihtiyaçların gerisine düşmüşleri ile yeni bir oluşuma ihtiyaç olduğu açık.

Buna rağmen yeni oluşumun da bir çirpıda bütün sorunları aşabilecek sihirli formülleri olmayacağını hesaba katmak gerekir. Çünkü onyılların oluşturduğu alışkanlıkları ve düşünce tarzını değiştirmek kolay değildir. İki noktada, özellikle, karma evlilikler ve büyük bir oranda Kürt nüfusunun Türk metrepollerinde yaşaması, Türk metrepolleri ve Kurdistan’ da, ekonomik, kültürel, politik, sosyal...vs alanlarda entegre-asimile olmuş, büyük bir işbirlikçi kesimin yanında, Kurdistan politik arenasına hükmedenlerin, direkt, Türk devletinin kurum ve kuruluşlarında yer almadan ama onun yarattığı ortamdan beslenerek, palazlanması, bir nevi, TC’ nin ‘’ yaşam’’ sigortası, yeni oluşumun karşılaşacağı en büyük sorunlardır.

Davanın, ulusal mücadelenin zorluğu da buradan kaynaklanıyor, sistemi onarmak-iyileştirmek, demokratikleştirmek, özgür bir ortam oluşturmak ve bu ortamda sorunu tartışmak ve sonuca gitmek iddiaları, teorikman, kulağa hoş gelen sözlerdir. Osmanlı ve onun mirası üzerinde şekillenen, TC’ nin Kurdistan halkı ve diğer halklarla olan, tarihsel ilişkileri ele alınıp değerlendirildiğinde, TC ile ‘’ barışçı-demokratik’’ bir çözüm yolunun mümkün olmadığı, görülüyor. Tarihsel deneyim ve ilişkilerin ortaya çıkardığı sonuç budur. TC’ nin kendini güçlü gördüğü bir ortamda ise, bu imkansızdır.

Sonuç olarak; tarihsel süreçte yaşanılanların ortaya çıkardığı sonuçlar, realist bir şekilde değerlendirmediğinde, sonuç; yine hüsran olacaktır. Tarihimiz bu konuda zengin bir deneyime sahiptır. Bu açıdan, Demokrasi geleneği olmayan, ırkçılık-jenosid ve asimiasyon külütürü üzerinde inşaa edilen ve bu kültürle yoğrulan bir yapı ile yanyana birlikte yaşamak, onların istediği zeminde at koşturmaktır. Düşmanın, zaman-mekan ve oyunun kurallarını belirlediği bir oyunun kazanılma şansı yoktur.

O halde Kürt dünyası Kurdistani yapılanma kendi oyun kuralları ile alanlara inmek, mücadeleyi günün koşullarına uyarlayarak, iç ve dış koşulların, ulusal davaya olan yansımasını hesaplayarak, istikrarlı bir duruşla, kendi kırmızı çizgilerini belirleyerek alanda olmalıdır. Uluslararası koşullar, Kurdista halkının lehinedir. Yeni oluşumun eski klasik örgütlenme ve uzaktan kumanda örgüt tarzını bir yana bırakarak, duygusal-hissi davranmadan yola koyulabilmelidir.

Yeni oluşumun bu noktada, TC ve onun yarattığı sistemle bütünleşen ‘’ Türkiyecilik’’ ekseninde dışında, yeni tehlikeler onu beklemektedir. Bunun işaretleri şimdiden ortaya çıkmıştır. Buna dikkat etmek gerekir. Bu nokta da esas sorun, yeni oluşumu bekleyen tehlike ‘’ örgüt batıran-dağıtan ‘’ eski dinazorların kurtarıcı olarak sahneye çıkmak için fırsat kollamalarıdır. Son dönemdeki tartışmaları da bu eksen doğrultusunda ele almak gerekir. Koku alma duyuları oldukça gelişkin-manipülasyon ve ayak-oyunlarında da oldukça ustadırlar.

17-10-2013

Rojhat Badikî

Yeni Yorum yaz

Bu alanın içeriği gizlenecek, genel görünümde yer almayacaktır.

Düz metin

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.