Ana içeriğe atla

Atatürk/ Goran Koçgirî

Yabanci dil öğrenme konusunda oldukça yetersiz ve zayıfım. Bilmiyorum belki de, Türkçe' yi zor baskı ve şiddetle öğrenmenin etkisi de var. Baskı ve şiddetle dil öğrenmenin oluşturduğu psikolojik ruh halinin iyileşmesi de oldukça zor. Bu psikolojik durumun uzun bir dönem yaşanılacağı da kesin. Türkiye gibi insanlık tarihinde örneği yaşanılmamış bir ülke, yaşanılan psikolojik trajedinin uzun dönem süreceği de muhakak. Köklü bir hesaplaşma ve kopuşma ile beyinlerde oluşan tahribatların iyileşmesi mümkün ama bunun için içsel-zihinsel bir hesaplaşma deyim yerindeyse yelkenleri yakmak, Türkiyecilikle ilişkili bütün herşeyi yakmak ve red etmekle mümkündür.

Türkçe' yi zor, baskı ve şiddetle öğrenmenin getirdiği psikolojik ruh halinden dolayı, Fransizcayi da öğrenme konusunda büyük sorunlarla karşılaşıyorum. Fransizca' yı biraz iyileştirmek için hep arayış içersinde oldum. Arayış süreci içersinde tanıştığım altenatifçi bir bayan, bana yardımcı olacağını söyledi. Bir kaç görüşme ve sohbetten sonra doğal olarak, Kürt-Kurdistan ve Türkiye konusu açıldı.

Avrupa' da yaşadığım sürec içersinde karşılaştığım sorun ve sorunlar yine karşıma çıktı. Türkiye Kurdü, Iraq Kurdü, İran-Suriye Kurdü. Avrupa' da yaşayıp Türkiye Kurdü olarak anılmak en nefret ettiğim duygu. Kürt parti örgüt ve bireylerinin Türkiye yaptığı en büyük kıyak ! Türk devleti milyonlarca euvro harcaması yapıp bunun için özel bütçeler oluştursaydıö bile bu denli Türkiye' ye hizmet edemezdi. Kurs ve diğer alanlar da yaşadığım en büyük sorun Türkiye Kurdü olarak anılmak. Ve bu konuda hiç bir zaman taviz vermedim. Kurd ve Kurdistanlıyım, Sömürgeci bir ülkenin Kurdü olarak anılmak azap ve işkencedır. Türkiye ülkem olamazla başlayan sohbetlerde, Atatürk'ün ilerici olduğu, gerici ve yobazlara karşı verdiği devrimci mücadele vs vs örneklerle karşılaşmakta bu azap ve işkencenin cabası.

Alternatifçi vatandaşla Atatürk meselesinde yaklaşımı dinledikten sonra, ben kendisine Atatürk' çizgisinin Hit'lerin ilham kayanağı olduğunu söyleyince birden irkildi. Besbeli ki Atatürk kendisine başka türlü anlatılmıştı. Onun için bir şoktu, söylediklerim. Nasıl olurda, Türkiyeyi modernleştiren Kadınları, Alewilik, Hristiyanlık ...vs ler konusunda devrimci diye lanse edilen, Emperyalizme karşı mücadele eden Anti-Emperyalist diye reklam edilen bir kişi hakkında Kurdün biri, anlatılan herşeyin yalan olduğunu söylüyor. Üstelik bununlada yetinmeyip, Atatürkün Hitlerin yaptığı soykırımların ilham kaynağı olduğunu da ekliyor.

Alternatifçi vatandaş özellikle '' Aleviler' ve Türk solcular, demokratları tarafından, Atatürk'ün kendisine çağdaş bir devrimci, Alevi ve kadın hakları konusunda ilerici adımlar attığını, Türkiye' nin uygarlaşmasının öncüsü olduğunu anlattığını söylediler. Gel de burdan yak ! Şimdi nasıl bu bozuk fransizcamla Atatürk' üN İttihak-ı Terraki üyesi Anatolia, Kürdistan ve Ermenistan'ı Türkleştirmenin fikir babası ve uygulayıcısı olduğu 1938 Dersim' de Kürt Alevi katliamının bir numaralı sorumlusu olduğunu anlatacaktım.

Bu sorun halende önümde duruyor. Başka çaremde yok. Anlatmak zorundayım. Biliyorum büyük bir sorunla karşı karşıyayım. Deveye sorumuşlar niye boynun eğri, devede nerem düzgün ki diye cevap vermiş. Türk eğitim kurumlarında beyinlere şırınga edilen zehirlere karşı nasıl bireysel mücadele edilebilinir ki ?

Tarih boyunca Osmanlı-TC tarafından katledilen Alewilere, Alewiliğin, Türklerin Kurdistanı işgal etmelerinden daha çok eskilere dayandığını, Türklerin olmadığı diyarımızda, Kürt Alewiliğinin olduğu, Osmanlıların Kürt Alewilerini Suniileştirmek için Haci Bektaş-ı Veli' yi bir ajan olarak Kürt Alewilerinin içine gönderdiğini nasıl dile getirebilirim ! Alewilik diye bir etnik yapının olmadığını bu kırık-dökük Fransızcamla nasıl anlatabilirim ! Evet Alewiliğin, Zerdüştlüğün değişik felsefik bir uzantısı -akımı olduğunu anlatmak oldukça zor !

Bütün bunlar içersinde, Atatürk' ün ilerici, devrimci olduğu şeklinde, hemde kurbanları tarafından anlatılması trajedidır. Artık Belgeler ortaya çıkıyor. Dersim jenosidi ve Seyyid Rizo' nun idam edilme olayının bir numaralı sanıklarının Celal Bayar-İsmet İnönü olduğu yalanı belgelerle çürütülüyor. Zaten başka türlü olması da mümkün değildi. Atatürk gibi faşist diktatöre rağmen ondan habersiz Dersim’de jenosid yapılacak ve Seyyid Rizo idam edilecek. Mümkün mü ? Türk solunu ise es geçiyorum, onların besin ve ilham kaynağı Atatürkçülük ve Türk ordusunun dezenformasyonlarıdır.

Kurdistan ulusal mücadelesinin başarısızlığını ele alırken kendi başarısızlık ve yeteneksizliğimizin nedenlerini dışardan, dış güçler-sömürgeci güçlerden ziyade kendimizden aramalıyız. Gerek katıldığım yabancı dil kurslarında ve gerek başka ilişki ve sohbetlerde, Kürt siyasilerinin büyük çoğunluğunu kendisini Türkiye ve Türkiye vatandaşı olmakla ifade ediyor. Esir alınan beyin ve ruhunu Türkiyecilikten arındıramıyor ve bu bizim temel başarısızlığımızın ilk basamakları oluyor. Vatanımız Kurdistan ve sömürgeci Türk devletinden binlerce kilometre uzaklarda halen kendimiz Türkiye vatandaşı olarak ifade ediyorsak, beyin ve ruhumuzun tutsaklığının katlanarak devam ettiğini ve bunun sömürgeci Türk devletinin hanesinde bir başarı Kurdistan ulusal bağımsızlık mücadelesinde de bir başarısızlık olarak değerlendirmek gerekir.

Kısacası, Ruh ve beynin özgürlüğü ; Türkiyecilik ve Türkiye vatandaşlığını red etmek ve bunu Avrupa’ nin her platformlarında dile getirmekle başlar. Bunu yaptığımız zaman ruh ve beyinlerimiz özgürleşip maskeler düşer.Atatürkün bir devrimci-anti Emperyalist kişilik mi yoksa Anatolia, Kurdistan ve Ermenistan coğrafyasının insanlık suçunu işleyen bir soykırımcı mı olduğu maskesi düşer !

Goran Koçgirî

22.08.2012

Yeni Yorum yaz

Bu alanın içeriği gizlenecek, genel görünümde yer almayacaktır.

Düz metin

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.