بازبدە بۆ ناوەڕۆکی سەرەکی

Sevgili Canbek, Ne o sabahsiz selamsiz hesap sormalar. Madem kendinde bu hakki buluyorsun, kardesime ilk raporumu sunayim. Fakat önce bir kac uyarida bulunayim. Muhatab alinmamaktan yakiniyorsun. Niye diye kendi kendine bir soru sorup, soruyada kendi kuralarina göre cevapliyorsun. Hic düsündün mü acaba bu konuda benim hic mi hatam yok mu diye. Bunu bir düsün. Istersen izlenimlerimi ben söyleyeyim. Cok kirici yaklasiyorsun. Öyle kavramlar kullaniyorsun ki, insanlari seninle tartismaktan alikoyuyorsun. Kendince bazi seyleri sorguluyorsun. Kuskusuz bu herkesin hakki. Ama bu hic bir kimseye bir baskasina hakaret etme hakkini vermez. Yazilarini bir daha okuyarak düsün derim. Örnegin : Bana hitaben yazdigin bu son kisa yazida bile bir cok insan ve cevre icin “avanaklar”, “politik dansöz” gibi hicte hos olmayan nitelemelerde bulunman kabullenecek gibi degil. Bir seyleri tartismak ve ortak dogrulara ulasmanin yolu bu degildir. Bunu yapmamani öneririm. Bundan böyle yapman halinde baskalarindan öte kendine zarar verirsin. Hani diyorsun ya. Benden söylemesi. Söylediklerimi nasihata yorumlamayin. Biz nasihat alma yasini coktan astik. Ama hepimizin uyarilara ihtiyacimiz var. Ikincisi siyaseten ziyade kisileri baz alarak yol almaya calisiyorsun. Bu bir yöntem olsa da dogruya ulasmaya kimseyi tasimaz. Bundan mümkün oldugu kadar kacinmak gerekir. Biz siyaseti tartisalim. Ha ne dersin? Kuskusuz Kürt örgütlerinde insan haklari konusunda bir hukuksuzluk varsa, hep birlikte müdahale edelim.Günümüzde devletler bile gerceklestirdikler insan haklari ihlalerinde „bu benim ic sorunumdur. Kimse karisamaz“ diyemedigi bir dönemecte hic kimse islemis suclarinda cezasiz kalmamali. Fakat bunun hukuku ve cezai mercii neresidir gibi sorunlarin bizim gibi devletsiz bir toplumda adresi yoktur. Elestirelim, toplumun vicdaninda mahkum edelim, ama bunun daha ötesi yoktur. Dahasi su örgüte bu olmus, falan adam sunu bunu yapmis dememizin ötesinde biz mevcut tikaniklidi tartisalim. KUKM´nin önünü acmaya calisalim. Bakin, Kuzeyde her alanda bosluk var. Her seyden önce bagimsizlikci güclerin daginiklik sorunu var. Örgüt sorunu var. Mücadele, dahasi düsmana karsi iradisizlik sorunu var. Bu ve benzer sorunlarimizin nasil asildigini tartisalim. Kuskusuz bu gecmis esasli bir gözden gecirilmeden olmaz. Eski siyasilerden özelestiri istyorsunuz. Veren olur, vermeyen olur. Vermeyene karsi takinilmasi gereken tavir küfür, tehdit, hakaret etme olmamali. Kimsenin böylesi bir hakki yok. Eger birileri yanlista diretiyorsa ve bu görülüyorsa dogruyu dile getirmek dururken gözümüzü kapayip, agzimizi acip herkese hakaret etmek ne kadar dogru olur? Kuskusuz bu yaklasim dost görülenler icin gecerli. Ben kendi acimda bir cok yurtsever gibi gecmisin tikaniklarini irdelemeye calisiyorum. Daha evel cikan yazilarimi okudun mu okumadin mi bilmiyorum. Dönemin dayatigi görevleri izah etmeye calistim. Bunu kimlerin yapacagina isaret ettim. Bunu cok isledim. Fakat olumlu bir tepki göremedim. Aslinda bugün tartisilacak en temel konu budur. Bugünü ve dünü karsilastirdigimda, her iki dönemde de gördügüm bir ayagin eksikligidir. Dünün sorunu düsünen insanimizin olmayisiydi. Bugün ise bu var, ama dünün dinamizmi, atilganligi, fedakarligida bugün yok. Bir yilginlik var. Aslinda sorun bu ölü topragin söküp atilmasi sorunudur. Bana göre bu hem zor, hem kolay. Zor insanlar asinmis. Kolay bas asagi giden mücadeleyi rayina oturacak her seyin varolusudur. Eksik olan programda, taktikte ve günlük olaylara müdahalede anlasan bir ekibin olmayisidir. Böylesi bir ekip cikarsa is yapar. Is yaptikcada kisa bir zaman diliminde güc olur diye düsünüyorum. Peki o ekip nerde diye sorarsan, buna beminde cevabim yok. Söyledigim su. Su anki cikmazi asmanin yol ve yöntemi kisileri baz alarak asamayiz Gecmisin bir toplu degerlendirilmesi sart. Gerci her örgüt veya kisi bunu defalarca yazmis cizmis, ama cogu örgüt ve kisi kaygisi tasidigi icin tam olarak ortaya bir fotograf cikmis degil. Kendi icimizde bunu sorguluyoruz. Kawa hareketinin gecmisinin kamoyuna yönelik bir degerlendirilmesinin yapilmasini zorunlu görüyoruz. Bunun üstünde calisiyoruz. Biraz zaman alacak, fakat inanki örgüt kaygisini asan bir ürün sunacagiz. Ama bu su anlama gelmiyor. Her seyi ortaya dökecek halimizde yok. Inan ki, ne yazarsan yaz kimilerini tatmin edemesin. Kuzeyde yasanan deprem ve bugünün tikanikligi, gerci sen buna inanmiyorsun ama esas kaynagi daha isin basindan beri TC-PKK isbirligi meselesidir. Ben PKK disindaki politik yapilarin bu sürecteki sorumlulugu / sorumsuzlugunu TC-PKK baglaminda oynanan oyunu bozmak icin ne bir öngörü, ne de imkana sahip olmayisina bagliyorum. Valla cokta ugrastik, ama basaramadik. Demek ki o isin kalibi degilmisiz. Bunu cok isledim. Iste sana okali bir özelestiri. “30 senelik mücadele bizi dogruladi” demelere bakma sen. Bu yaklasim sorumsuz bir yaklasimdir. Kafayi sol´a takmissin. Her seyin günah kecisi bu olmamali. Kuskusuz Moskova, Pekin, Tiran endeksli yaklasimlarin olumsuzluklarini saymakla bittiremeyiz. Bu konuda cok yazildi cizildi. Isi kendinizde baslayin noktasinda bizim cenahta bu yaklasimin iz düsümünü ve zararlarini aciga cikarmak milli bir görev. Bunu yapacagiz. Aslinda sorun bu da degil. Asil sorun Kuzeyin bagimsizlikci güclerin sömürgecilere karsi süreklilik arz eden bir savas cikaramayislaridir. Profesyonel oyuncularla oynanacak bir oyun oynamaya calistik. Ne oyun kurabildik, ne kurulan oyunlar bizi tatmin etti. Seyirci oynumuzu izlememe protestosu ile bizi cezalandirdi. Bundan daha normal ve olagan bir sey de yoktu. Cünkü oynadigimiz oyun kuralina uygun degildi. Yasamin kendisi degildi. Gercege uygun degildi. Kacak göresiyorduk. Minderin disina kacmayi hem hakeme, hem seyircinin görmemesini istiyorduk. Bu devekusu kabarasiydi. Seyircinin istedigi oyun bu degildi. Seyirci arenaya salinmis aslan ve hürriyeti aslani öldürmeye endeksli insanin ölüm kalim savasini görmek istiyordu. Bizimde oynamadimiz buydu. Biz savasin realist dilini ö?renemedik. Düsmani cileden cikarak bir dilde konusamadik. Düsmanin yüzyillarin tecrübe sistematiginin sifresini bozamadik. Dahasi bu isi basarak ne bir kadro, ne de bir önderlik yaratabildik. Zaten esas meselede buydu ya. Iste sana okali bir özelestiri daha. Uzadi. Bir de ben sana bir soru sorayim. KAWA Hareketinde hangi konuda aciklama beklentin veya yapmasi lazim. Derli toplu sirala sorularini cevap vermeye calisalim. Calismalarinda basarilar...Selamlar. 15 Ocak 2005
The content of this field is kept private and will not be shown publicly.

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.