Direkt zum Inhalt
Submitted by Aso Zagrosi on 26 July 2014

Geçenlerde bir dizi Kürd şahsiyeti ile yaptığım röportajlarda sorduğum sorulardan birini de şöyle formüle etmiştim:

“İngiltere ve Fransa’nın Kürdistan’ı ve bölgeyi kendi aralarında Sykes picot-Antlaşması ile bölüşmelerinin 2016 yılında 100. Yılına giriyoruz. Bu antlaşmadan en çok zarar gören, ülkeleri yeniden parçalanan ve jenosidlere uğrayan Kürdlerdir. İŞİD 10 Haziran’da sınırları hiçe saydı ve Sykes-Picot Antlaşmasını yırtıp attı. Bu antlaşmanın 100.yılına doğru gittiğimiz bu süreçte ondan en çok zarar gören Kürdler ne yapıyor?”

Bu soruya ve yapılan tartışmalara ilişkin iki arkadaşın yaptıkları tespitlere değinmek istiyorum. Bunlardan biri Sayin Recep Maraşlı’nın tespitidir.

Ben sorduğum soruda bu antlaşmadan “en çok zarar gören Kürdlerdir” gibi bir tespit yapmıştım. Sayin Recep Maraşlı verdiği cevapta ::Bu "En çok zarar gören Kürtler" belirlemesini doğru görmüyorum. Asuri,Süryani, Keldani halkı da çok zarar gördü. Ne Lozan'da ne de uluslararası başka hiçbir antlaşmada ulus olarak tanınmadılar; ülkeleri yok sayıldı, onlarda bölünüp paylaşıldı, ayrıca büyük bir soykırıma uğradılar. Keza Ermeniler soykırıma uğradı ve çok büyük nüfus kaybettiler; ülkeleri yok edildi, ancak Rusya'nın sınırları içinde sonradan Sovyetize edilen çok küçük bir bölgede kalabildiler. Dolayısıyla Kürtler de "en çok zarar gören uluslardan biridir" demek daha doğru.”

Aslında yaşanan gelişmelerin detaylarına hakim olmadığımız zaman bu görüş ilk etapta doğru gibi görünüyor. Fakat, Sykes-Picot Antlaşması ve sonradan yaşanan gelişmeler değerlendirildiği zaman durum çok daha farklıdır.

Aslında Ermeni, Asuri-Süryani ve Keldani halklarının zararlı çıkmalarının altında Sykes-Picot Antlaşması değil, bu antlaşmanın uygulanmamasından kaynaklanıyor.

Bilindiği gibi Rusya’da bu antlaşmanın taraflarından biriydi. Asuri-Keldani-Süryaniler ve Ermeniler açık bir şekilde Rusya, Fransa ve İngiltere’nin saflarında savaşa girdiler. Rus ve Ermeni Birliklerinin girdikleri Kuzey Kürdistan bölgesinde Van ve Bedlis’e kadar Kürdlere karşı bir etnik arındırma siyaseti uygulandı. Daha önce farklı makalelerde bu meseles üzerine durduğumdan dolayı geçiyorum. Ama, merak eden arkadaşlar bu konudaki çalışmalarıma bakabilirler.( https://www.newroz.com/tr/politics/352981/k-rtler-zamaninda-ermen-ler-n-zg-rl-k-ve-ba-imsizlik-m-cadeles-n-bo-anlarin-safinda-yer-almasalardi )

Asuri-Keldani-Süryanilerde savaşın başından itibaren bu cephede yerlerini almışlardı. Hem Doğu Kürdistan’da ve hemde Fransa’nın Urfa, Antep ve Çukurova’daki hakimiyeti sırasında… Sykes-Picot Antlaşmasını imzalayan güçler Ermenilere ve Asuri-Keldani-Süryanilere çok büyük vaadler vermişlerdi. Fakat, olmadı ve bu halklar büyük zararlara uğradılar.Merak eden arkadaşlar Kürdistan Forumda yaşanan tartışmalara bakabilirler( http://83.169.34.142/tr/forum/336713/k-rd-ve-asuri-ili-kilerilerine-dair-tart-maya-k-k-bir-katk-1 http://83.169.34.142/tr/forum/336721/k-rd-ve-asuri-ili-kilerilerine-dair-tart-maya-k-k-bir-katk-3 http://83.169.34.142/tr/forum/336766/k-rd-ve-asuri-ili-kilerilerine-dair-tart-maya-k-k-bir-katk-4 )

Kısacası Sayin R. Maraşlı’nın tespiti yerinde değildir. Sözünü ettiği halklar Antlaşmanın birebir uygulanmamasından zarar gördüler. Kürdler zaten bazı istisnalar hariç açık bir şekilde antlaşmanın imzalandığı zaman karşı cephe de yer almışlardı.

Bu antlaşma yapıldığı zaman zaten Kürdistan’ı kendi aralarında paylaşmışlardı ve sonraki süreçte de Kürdistan parçalandı. Fakat, antlaşmanın bire bir uygulanmaması bazı şehirlerin Kürd şehirleri olarak kalmasını sağladı. Serhat, Van, Bitlis, Urfa, Mardin, Erzincan, Hakkari vs……

Diğer bir itirazda Sayin Kadir Canbek’ten geldi. Sayin Canbek Kürdlerin başına gelen en büyük belanın Bolşevikler olduğunu söyleyerek şöyle yazıyor: Şimdi bizim , üzerine laf ettikleri konuları araştırmaya tenezzül etmeyen entellektüel fukaralık içersindeki bir çok Kürd siyasi, Sykes-Picot'unun Kürdler için çok kötü olduğunu savunurlar...

Okumazlar, üzerine düşünmezler, sonra işkembeden sallarlar.

Halbuki Sykes Picot uygulanabilseydi, Kürdler için asla bu kadar kötü olmazdı.

Zira ortada bir TC olmayacaktı, Sovyetler denen bela olmayacaktı ki, Mustafa Kemal'i desteklesin vs vs.”

Yukarıda vurguladığım gibi eğer bu antlaşma bire bir uygulanmış olsaydı, bugün Kuzey Kürdistan denilen bölge olmayabilirdi. Tüm somut veriler bunu gösteriyor. Kürdlerin o dönem giriştikleri direnişler esas anlamda kendi toprakları üzerinde kalma direnişiydi ve Kemalistler bu hususu kendi çıkarları için kullandılar.

Sayin Kadir Canbek’in ikinci iddiası olan Antlaşma uygulanmış olsaydı “Türkiye kalmazdı” tespiti bana pek doğru gelmiyor. Çünkü, antlaşma bugün Türkiye olarak bilinen alanı kapsamıyordu.(Haritaya bakınız…..) Yünanistan ne kadar etkili olurdu bilemiyorum.

Sayin Canbek’in Türklere ve Türkiye ilişkin tepkisini anlıyorum, ama sonuçta bu antlaşmadan Kürdler zarar gördü ve hiç bir hesapta yoktular.(Antlaşmaya bakınız http://www.palaestina.org/fileadmin/Daten/Dokumente/Abkommen/Historische/sykes_picot_abkommen.pdf )

Sayin Canbek’in “Türkiye de olmazdı” tezi bana Ermeniler arasında yaygın bir şekilde anlatılan sanal bir hikayeyi hatırlattı.

Bu hikaye göre Çin Ermenistan’a karşı savaş ilan etmiş ve bir milyarlık kara ordusunu harekete geçirmiş ve Ermenistan’a doğru yürüyor.

Bazı Ermeniler Çin Ordusunun gelişine seviniyorlar.

Bu arada bazı Ermeniler bu sevinenleri ayıplıyor ve kendilerine niçin sevindiklerini soruyorlar..

Sevinen Ermeniler ise “Çin Ordusu Azerbeycan’dan geçecek ve Azerbeycan’da yok olacak ya ” diye sevindiklerini söylüyorlar.

Sonuçta Batı Kürdistan Fransa’nın denetiminde kaldı ve oradaki Kürdler “vatandaş” olarak dahi kabul görmediler. Güney Kürdistan’da İngiltere’nin denetiminde kaldı, bağımsızlık isteyen Kürdlere karşı kimyasal silah kullandılar ve orayı da Araplara teslim ettiler.

Kürdler kendilerine ve ülkelerine ilişkin her şeyi uygun bir dil ile tartışma kültürünü yerleştirmelidir..

Hani bizde bir terim var: Gulziman

Silav û rêz

Neuen Kommentar schreiben

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.